Zonguldak'ta ruhsatsız bir maden ocağında çalışan Afgan işçi Vezir Mohammad Nourtani'nin cesedi, ormanlık bir alanda yanmış şekilde bulunmuştu. Nourtani'nin ölümüne ilişkin açılan davada 6 sanık yargılandı. Duruşmalara sanıklar ve mağdur yakınları katıldı.
Nourtani'nin eşi Qamer Gül Meliki, duruşmada, kaybettiği eşinin yerine geçecek kimse olmadığını ve iki hastasının tedavi masraflarını karşılayamadığını belirtti. Meliki, sanıklara yönelik öfkesini dile getirerek, adaletin yerini bulmasını istedi.
Avukat Kerim Bahadır Şeker, adil bir yargılama süreci geçirmediklerini ifade ederek, duruşma zaptına itiraz etti. Şeker, sanıkların ikrarlarının dahi dikkate alınmadığını öne sürdü.
AVUKAT DURUŞMADAN ÇIKARILDI
Duruşmada, avukatlar arasında tartışmalar yaşandı. Avukat Şeker, mahkeme heyetinin yanlış tutanak tutmalarını ve sözlerinin kesilmesini eleştirirken, bir sanık avukatının kendisine yönelik söylemleri nedeniyle daha da gerginleşti. Mahkeme başkanı, tartışmaların ardından Şeker'i salondan çıkardı.
Sanıklar, ölüme neden olma suçlamalarını reddederek beraat talep etti. Tutuklu sanıklardan H.K., suçlamaları kabul etmedi ve olayın ardından mağdur ailenin hayatını kolaylaştırmak için yardım edeceğini belirtti.
MAHKEME KARARINI VERDİ
Mahkeme, sanıklar hakkında verdiği kararları açıkladı. H.K. ve E.G.'ye bilinçli taksirle ölüme neden olmaktan 5 yıl 8 ay hapis cezası verildi. A.A., suç delillerini yok etmekten 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Tutuksuz sanıklar E.D. ve S.K. ise 2'şer yıl hapis cezası aldı.
"HAKKIMI HELAL ETMİYORUM"
Duruşma sonrası avukat Şeker, kararın hukuki olmayan bir süreçle verildiğini belirterek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuracaklarını ifade etti. Nourtani'nin eşi Meliki de karar sonrası yaşadığı travmayı dile getirerek, "Hakkımı helal etmiyorum," dedi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Vezir Mohammad Nourtani'nin ölümüne sebep olan olayda, işçi, ruhsatsız maden ocağında çalışırken fenalaşmış ve ormana götürülerek yakılmıştı. Nourtani'nin cesedi 10 Kasım 2023'te bulundu. Olayla ilgili başlatılan soruşturma, maden ocağının daha önce patlayıcılarla kullanılmaz hale getirilmesine rağmen, faaliyete sokulmaya devam ettiğini ortaya çıkarmıştı.
